ABD’nin Güney Carolina eyaletinde sağlıklı ve sporcu bir genç olan 14 yaşındaki William Hand’in menenjit nedeniyle birkaç gün içinde yaşamını yitirmesi, hastalığın ne denli hızlı ve ölümcül olabileceğini bir kez daha gösterdi. Genç William, nadir ve hızla kana karışan bir menenjit türüne yakalandı. Sabah saatlerinde kendini kötü hisseden William’ın durumu saatler içinde ağırlaştı ve sepsis gelişmesi sonucu tüm hayati fonksiyonları çöktü. Doktorların tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamayan genç, ailesini ve sevenlerini yasa boğdu.
Ailesi, sosyal medyada yaptıkları paylaşımlarla acılarını dile getirirken, baba William Hand’in “Onu hep uzun saçları, spor kıyafetleri ve kocaman gülümsemesiyle hatırlayacağım” sözleri yürek burktu.
Benzer şekilde Türkiye’de de Nisan ve Mayıs aylarında üç çocuğun menenjit nedeniyle hayatını kaybettiği bildirildi. Kocaeli’nde 8 yaşındaki İrem Aslan okulda rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldı ancak kurtarılamadı. Baba Furkan Aslan, kızının önce diz ağrısından şikayet ettiğini, ardından kusma ve vücutta döküntülerin ortaya çıktığını belirtti. Aşı takvimindeki tüm zorunlu aşıların yapıldığını ancak ekstra bir aşı uygulanmadığını dile getirdi.
Bu olaydan kısa bir süre sonra aynı ilde 4 aylık Güven Tan adlı bir bebek de menenjit nedeniyle hayatını kaybetti. İstanbul’da da bir çocuğun aynı nedenle yaşamını yitirdiği bildirildi.
Çocuk Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Canan Kocaman, menenjitin gribal enfeksiyonlarla karıştırılabildiğine dikkat çekerek, özellikle çocuklarda erken belirtilerin gözden kaçırılmasının hastalığın ölümcül seyretmesine neden olabileceğini söyledi.
Bebeklerde bıngıldakta şişlik, farklı ağlama şekilleri; çocuk ve gençlerde ise şiddetli baş ağrısı, ense sertliği, bilinç bulanıklığı, nöbet ve vücutta kırmızı döküntüler alarm sinyali olabilir. Doç. Dr. Kocaman, bu belirtilerin görüldüğü anda zaman kaybetmeden sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğini vurguladı.
Şu an Türkiye genelinde bir meningokok salgını olmadığını belirten Dr. Kocaman, farklı illerden toplamda 20-25 civarında vaka bildirildiğini ve bu artışın mevsimsel ya da rastlantısal olabileceğini ifade etti.
Menenjitin bakteriyel ve viral türleri olduğunu belirten Kocaman, “Bakteriyel menenjit genellikle daha ağır seyreder ve hızla yayılır. Viral menenjitte ise tablo daha hafif olabilir ve çoğunlukla destek tedavi yeterlidir” dedi. Bakteriyel türde ise erken antibiyotik tedavisi hayati önem taşıyor.
Kocaman, Hib ve pnömokok aşılarının rutin takvimde yer aldığını, fakat meningokok aşısının hâlâ ücretli olduğunu hatırlattı. COVID-19 pandemisi sonrası artan aşı karşıtlığının hem meningokok hem de diğer menenjit türlerinde vaka artışına neden olduğunu belirterek, toplum sağlığı açısından ciddi risk oluşturduğunu ifade etti.
Vaka yoğunluğunun en çok 15-19 yaş arası gençlerde görüldüğünü belirten uzmanlar, bu yaş grubundaki bireylerde yakın temasların (örneğin öpüşme) hastalığın bulaşmasını kolaylaştırdığını söyledi. İngiltere gibi bazı ülkelerde üniversiteye girişte meningokok aşısının zorunlu hale getirildiğine dikkat çekti.